Selam kocaman ötesi bir selam. Neden çünkü bir ayı doldurmama az kaldı. Ben inanıyorum bir ay bitecek ve ben bu sürece alışmış hayatını böyle devam edebilen bir insan olarak devam edeceğim. Evet inanıyorum ve öyle istiyorum. Evet umarım sizde inanıp başarıyor ya da böyle bir yola başlıyorsunuz. İlk gün ilk adım çok zor karalı olmak çok zor ama şimdi o koskoca 28 gün nasıl geçti hatırlamıyorum bile. Neyse tek isteğim böyle sağlıklı şekilde devam edebilmek.
Sabah yine her zaman ki gibi kalktım ve 300 ml kadar limonlu ve ballı suyumu hazırladım. Arkasından 700 ml kadar saf su içtim. Arkasından bir elma yedim.
Arkasından kahvaltı hazırlıkları için biraz sütun içerisine yulaf koyup beklettim. O sırada yine domates, salata, marul peynir ve zeytin hazırladım. Hazırladığım yulaflar ile yumurta pişirdim. Üç yumurta ile yulaf bir harika oldu tabi ki bu bana göre herkesin beğenmesini bekleyemem. Kahvaltı için ayrıca portakal suyu içtim. 
Öğle yemeği için tarhana çorbası vardı ve onun ile beraber dört kaşık kadar evde hazırladığım yoğurttan yedim. Bu sürede iki litre su içtim. Ayrıca içtiğim vitamin deposu unutmadım.
Akşam yemeği için tabi ki kuru yemiş topluluğu oluşturdum. Bunları tabi ki kahve ile
zenginleştirilmiş hale getirdim. Bir koca kupa kahve ile çerezler mis oluyor. Neyse bu sürede su miktarı iki buçuk oldu. Akşama kadar üç olacak yatana kadar yani. Gece yoğurt kuru yapıyorum ve onunla beraber elma sirkesi içerek uyumaya gayret ediyorum.
Yazdım gitti çünkü; otuz gün dolmasına ne kaldı ki, yaşadıklarımı paylaşmak bir terapidir. Bu terapide herkese teşekkürler.
Sabah yine her zaman ki gibi kalktım ve 300 ml kadar limonlu ve ballı suyumu hazırladım. Arkasından 700 ml kadar saf su içtim. Arkasından bir elma yedim.
Arkasından kahvaltı hazırlıkları için biraz sütun içerisine yulaf koyup beklettim. O sırada yine domates, salata, marul peynir ve zeytin hazırladım. Hazırladığım yulaflar ile yumurta pişirdim. Üç yumurta ile yulaf bir harika oldu tabi ki bu bana göre herkesin beğenmesini bekleyemem. Kahvaltı için ayrıca portakal suyu içtim. 
Öğle yemeği için tarhana çorbası vardı ve onun ile beraber dört kaşık kadar evde hazırladığım yoğurttan yedim. Bu sürede iki litre su içtim. Ayrıca içtiğim vitamin deposu unutmadım.
Akşam yemeği için tabi ki kuru yemiş topluluğu oluşturdum. Bunları tabi ki kahve ile
zenginleştirilmiş hale getirdim. Bir koca kupa kahve ile çerezler mis oluyor. Neyse bu sürede su miktarı iki buçuk oldu. Akşama kadar üç olacak yatana kadar yani. Gece yoğurt kuru yapıyorum ve onunla beraber elma sirkesi içerek uyumaya gayret ediyorum. Yazdım gitti çünkü; otuz gün dolmasına ne kaldı ki, yaşadıklarımı paylaşmak bir terapidir. Bu terapide herkese teşekkürler.
Yorumlar
Yorum Gönder